Eğitim ve Gelişim’i neler bekliyor?

Hepimiz iş yerindeki tavuk-yumurta paradoksunu biliriz..

25-30 yaşlarında en az 10 yıl deneyimli çalışan arayışı!

Bireyin deneyim kazanması için işe, iş yerinin de hep deneyimli çalışana ihtiyacı vardır!

• Beni işe almazsan nasıl deneyim kazanabilirim?

Herkes deneyimli çalışan ararsa yeni mezun nasıl deneyim kazanacak?

Peki, tüm bu deneyim paradoksunu kenara bırakıp sahip olduğumuz ve geliştirebileceğimiz beceri ve yetkinliklere odaklanabilsek?

• İşte o zaman bizler de iş hayatımızda şirinleri görebiliriz..

Meslek yaşantımızda hepimiz birçok bilgi ve beceriye ihtiyaç duyarız. Sanılanın aksine ihtiyaç duyduğumuz bu beceriler sadece teknik beceriler değil aynı zamanda tüm iş ve sosyal hayatımızı kolaylaştıracak ve daha verimli daha sağlıklı ilerlememizi sağlayacak sosyal becerilerdir.

Geçen hafta yazımda 2022’nin ilk değerlendirmesini yaparken sizlere Gartner’ın her yıl yaptığı “İnsan Kaynakları Liderleri için İlk 5 Öncelik” araştırmasından söz etmiştim. Araştırmaya katılan İnsan Kaynakları Liderleri’nin %59’u 2022 için en önemli başlığı “Kritik öneme sahip beceri ve yetkinliklerin oluşturulması” olarak belirtmişti.

Mercer 2021 Dijital Yetenek Raporu‘na göre Türkiye’de liderlerin %48’inin yatırım önceliği Reskilling yani tam olarak yeni yetkinliklerin oluşturulmasıydı.

Az önce yakındığım konu Mercer’in raporundan şunu aklıma getirdi;

İşe alımda beceri temelli bir yaklaşım, giriş seviyesindeki çalışanlar için iş başarısı sağlamada beş kat daha etkilidir.

Dünya Ekonomi Forumu, yayınlamış olduğu bir araştırmaya göre bugünün iş dünyasında başarılı olmak için gerekli olan becerilerin %35’inin 5 yıl içerisinde değişeceğini belirtmişti. Ancak hızla gelişen teknoloji; hem bilginin ortaya çıkışını hem de yayılma ve uygulama hızını büyük oranda değiştiriyor. Bu da halihazırda iyi uygulamaların kısa sürede yayılmasına büyük katkı sağlıyor. Yani temelde var olan becerilerimiz 5 yılı beklemeden ya bir yenisi ile yerini değiştiriyor (reskilling) ya da beceri bir üst seviyeye çıkarılıyor (upskilling).

Daha çarpıcı olan bir diğer istatistik ise 2022’ye kadar mevcut işlerimiz için gereken temel becerilerin %42’sinin değişeceği yönündeydi. Ve tam olarak da öyle oldu. 2 yıldır hayatımızda etkisini koruyan pandemi, dijital dönüşüm ve son olarak ortaya çıkan Metaverse kavramı çoktan 2 yıl içerisinde öngöremediğimiz değişimler getirdi hayatımıza. Bu değişimlerden en önemlisi ise sayısız raporun desteklediği, şirketlerin yeni beceri geliştirme (reskilling) ve beceri tazeleme (upskilling) ihtiyaçlarıydı.

Burada iş dünyası genelinde bir kavram yanılgısı var. Önümüzdeki 10 yılda başarılı olmak için, herkesin teknik veya bilimsel becerilerini geliştirmesi beklenmiyor. Evet, yeni teknolojileri takip etmek ve bunları en etkili şekilde kullanabilmek çok değerli olacak. Ancak, World Economic Forum’un öngörülerine göre, önümüzdeki 10 yılda iş hayatında “soft skills” yani teknik olmayan becerilerini geliştirebilenler başarıya ulaşacaklar. Bu öngörünün üzerinden iki yıl geçti ve şu an İnsan Kaynakları kavramının İnsan ve Kültür’e evrilmesi bile bizlere insan gelişiminin odağa alındığı düşüncesini rahatlıkla veriyor. Bir diğer yandan Eğitim ve Gelişim departmanlarında özellikle sosyal beceri eğitimlerine yapılan yatırımlar da şimdilik tatmin edecek düzeyde.

Bireylerin becerilerini geliştirmelerinde sadece bireylerin değil, şirketlerin de büyük bir payı vardır ki, bu gelişim şirkete de değer katar. Bunu farkeden ve çalışanlarına yatırım yapan şirketlerin sayısı oldukça yüksek. Son iki yılda Eğitim ve Gelişim departmanına yapılan yatırımlar bizleri oldukça mutlu ediyor.

“Reskilling & Upskilling” sürecinde öğrenilmesi gereken yeni beceriler neler olacak?

Bu konu bende biraz daha hassaslaşıyor. Yaklaşık 7 yıldır eğitmenim ve son 4 yıldır kurumsalda bireylerin öğrenme ihtiyaçlarına yönelik çözümler üreten bir alanın parçasıyım. Ve çalıştığımız eğitim ve gelişim departmanlarında da benzer hisler gözlemliyoruz; kurumlar, doğru becerilere sahip olamama ve bu konuda yatırım yapamama konusunda endişe duyuyorlar. Mercer’in listesine göre;

• iş ortamına etkili bir şekilde uyum sağlama becerileri,
• dijital yetkinliklerin geliştirilmesi; sanal işbirliği ve uzaktan çalışma becerilerinin geliştirilmesi,
• değişime ayak uydurma (resillince),
• kendi kendini yönetme/önceliklendirme

gibi becerileri geliştirmek oldukça kritik olarak belirlemiş ve bu konuyu diğer ülkelerdeki meslektaşlarından çok daha fazla önemsediklerini ortaya koymuştur.

Bunun yanı sıra benim en çok dikkatimi çeken bir başka alan ise; problem çözme becerilerinin (analitik düşünme ve inovasyon, eleştirel düşünme, yaratıcılık, problem çözme vs.) %93 oran ile İnsan ve Kültür alanında en çok talep edilen beceri olmasıdır.

Bu yazımı biraz da umutlandırıcı bir istatistikle sonlandırmak isterim: Şirketlerin %79’u gelecek yıllarda eğitim gelişim yatırımlarını problem çözme ve kişisel yönetim becerileri üzerine yoğunlaştırmayı planlıyor.

Geleceğin iş dünyasında sadece başarılı değil sürdürülebilir ve üretken olmak için bu becerileri kazanmak çok önemli. Ancak söz konusu becerileri, global iş hayatında uygulayabilmek için en başta iletişiminizi güçlendirmeniz gerekir. Örneğin, girişimcilik becerilerine sahip biri olarak uluslararası bir ekibte bunu yansıtamıyor ve takım arkadaşlarınızla uyum içerisinde çalışıp profesyonel ifadeleri kullanamıyorsanız, girişimcilik eğitimlerinin etkisini görmeniz imkansızdır.

Geleceğin iş hayatında gerekli yetkinlik/beceri eğitimlerinin her anlamda diğer yetkinlik/becerilerle kombinlenmesi ve sunulması şarttır.

Gelecek, sosyal becerileri gelişmiş bireylerin ellerinde olacak.

Canbolat, A., 2022

Kaynakça

• Mercer 2021 Dijital Yetenek Raporu, 2021 Türkiye Dijital Dönüşüm ve İş Gücü Beceri Gelişimi Araştırması 
• Mercer 2021 Küresel Yetenek Eğilimleri Türkiye Araştırma Raporu